[see fracted ]

listen to the pronunciation of [see fracted ]
English - Turkish

Definition of [see fracted ] in English Turkish dictionary

removed
kaldırılmış
removed
{f} kaldır

Bulaşıkları masadan kaldırdı. - She removed the dishes from the table.

Eski mobilyayı kaldırdık. - We removed the old furniture.

removed
kaldırılan
removed
(Bilgisayar) kaldırıldı

İlerlememize engel olan şeyler eninde sonunda kaldırıldı. - The obstacles to our progress have been removed at last.

İşaret hemen kaldırıldı. - The sign was immediately removed.

removed
ortadan kalkmak
removed
bertaraf olmak
removed
a first cousin twice removed kuzenin torunu
removed
ayrı
removed
taşın/taşı/çıkar
removed
alâkası olmayan
removed
uzak/taşınmış/çıkarılmış
removed
uzak

Yaralı, olay yerinden uzaklaştırıldı. - The injured were removed from the scene.

Onlar uzaklaştırılmalı. - They must be removed.

English - English
removed